56. Antalya Altın Portakal Film Festivali, kapalı spor salonunda gerçekleşen ve halkın yoğun ilgi gösterdiği görkemli bir açılışla başladı.

 Önceki yıllarda Antalya Piramit'te halka kapalı olarak düzenlenen açılış töreni, Ünlü piyanist Anjelika Akbar'ın mini konseriyle başlarken Antalya'nın her kesiminden gelen 10 bin vatandaşın ağırlandığı kapalı spor salonunda gerçekleşti. Geceye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Valisi Münir Karaloğlu Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek’in yanı sıra Ulusal Yarışma Jürisi Başkanı Zeki Demirkubuz, Jüri Üyeleri Mert Fırat, Şebnem Bozoklu yanında Oktay Kaynarca, Onur Ünlü, Hazar Ergüçlü, Cengiz Bozkurt, Olgun Şimşek, Füsun Demirel, Gülsen Tuncer, Tayfun Pirselimoğlu, Defne Yalnız, Serdar Orçin gibi ünlü isimler katıldı.

Açılış Konuşmasını Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek şu sözlerle yaptı; "56 yıldır bizi ışığı altında toplayan Altın Portakal, hiç şüphesiz ki sinemamız ve onun bileşenleriyle daha anlamlıdır. İşte bu düşüncelerle çıktığımız yolda önceliğimiz de festivalimizi ‘özüne döndürmek’ oldu. Korteji yeniden hayat bulan, kimliğini geri kazanan ve birçok yeniliğe imza atan Antalya Altın Portakal Film Festivali, sinemamızın gözbebeği olmaya ve uluslararası alanda gücünü artırmaya devam edecek. Çıktığımız bu yolda, sözümüzü yerine getirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz"

Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise “Yarım asrı geride bırakan bir sanat geleneği olarak Antalya Altın Portakal Film Festivali Türkiye'nin en önde gelen sanat organizasyonlarından biridir. Sinema akılda kalıcı ve uzun süreli etkisiyle bilgi ve düşüncenin aktarımına benzersiz bir başarı sağlamıştır. Bu güç, bugün dünyanın en çok ihtiyaç duyduğu toplumların birbirini tanıması ve anlaması konusunda çok değerli bir yere sahiptir. Dünya sinemasından seçilmiş konuklar ile sinemacıların bir araya getirildiği bu tür organizasyonlar ortak yönetimleri birbirine yakınlaştırmaktadır.” dedikten sonra “Sinema alanında yeni kanun uygulama detaylarında yer alan üç yönetmeliğin sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” diyerek yeni kabul edilen sinema yasasına atıfta bulundu.

Festival afişini süsleyen Türkan Şoray'ın Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek eşliğinde sahneye çıkışı, gecenin unutulmaz anlarından birisiydi. Seyircilerin alkışları arasında konuşmasını yapan Şoray, "Antalya’da festivalin kokusu başka hiçbir yerde yaşanmaz. Ben de yıllar önce, ilk ödülümü burada almıştım. Sinema bir mucizedir, insanları birbirine kaynaştırır. İnsanların hayatına dokunur" dedi.

İki yıl aradan sonra tekrar festivale kazandırılan Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği’nin (ÇASOD) sinema ve tiyatroda başarılı bir kariyere sahip oyunculara sunulan  "Yıldırım Önal Anı Ödülü" Can Kolukısa'ya takdim edildi. Ödülü yönetmen ve Cumhuriyet gazetesi yazarı oğlu Emrah Kolukısa'nın elinden alırken konuşmasında "Bu gece benim için muhteşem bir gece. Aldığım en özel ödüllerden biri bu oldu. Bu ödülü oğlumun elinden almak benim için ayrı bir mutluluk. Yıldırım Önal gibi bir ustanın anısına bana layık görülen bu ödül aldığım en büyük ödüldür. Bir ikinci büyük ödül de Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin yeniden başlamasıdır" dedi.

Bu yıl onur ödüllerine "Bir Türk'e Gönül Verdim" (1969), "Selvi Boylu Al Yazmalım" (1977) gibi yeşilçamın kilometretaşı olmuş filmlerin başrol oyuncusu Ahmet Mekin ve “Bitmeyen Yol” (1965), “Ben Öldükçe Yaşarım” (1965) ve 1966 yılında "Son Kuşlar" filmiyle Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü kazanan Selma Güneri değer görüldü.

Ahmet Mekin alkışlarla çıktığı sahnede Mustafa Kemal Atatürk'ün sanata yönelik sözlerini aktardıktan sonra "Antalya Film Festivali bizler için çok değerli. Eski bir Yeşilçamcı olarak, sinemamızın arkasında durduğu için Başkan Böcek’e ve festival yönetimine çok teşekkür ederim" dedi. Selma Güneri ise "Bu heykelciği ilk aldığımda on beş yaşındaydım. Altın Portakal’da aldığım bu ikinci ödül beni de şaşırttı ve çok heyecanlandırdı. Harika yıllardı ve yarım asır geçmiş. O yarım asır nasıl geçti bilmiyorum ama sizlerle geçti. Sizlerin sevgisiyle, ilgisiyle, saygısıyla, alkışlarıyla geçti. Ben bu akşam elli yılın saygısını ve minnetini sunmak istiyorum sizlere." dedi.